‘Artık kalp, damar hastalıkları daha fazla insanı hayattan koparıyor’

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, koroner arter hastalığının aniden ortaya çıkan bir rahatsızlık olmadığını belirterek, “Ancak önlem alınmazsa, sessiz bir şekilde ilerleyerek ölüme neden olabilir. Erken teşhis ve düzenli takip hayat kurtarabilir” dedi.

Kalp Krizi, Damar Tıkanıklığı, Ani Ölümler

Koroner arter hastalığının önde gelen dolaşım sistemi hastalıklarından biri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, “Son yıllarda kanser yerine kalp damar hastalıklarının daha fazla insanı etkilediğini gözlemliyoruz. Koroner arter hastalığı, damar sertliği ile başlayıp zamanla ilerleyerek genellikle ani ölümlerle sonuçlanan bir seyir izler. Kalbi besleyen damarlardaki sertlik ve tıkanıklık sonucu ortaya çıkan bu hastalık, en ciddi sonucu olan kalp kriziyle karşımıza çıkar. Ayrıca, kalpte büyüme, ritim bozuklukları ve ani ölümler de bu hastalığın etkileri arasındadır” şeklinde konuştu.

‘Risk Her Geçen Yıl Artıyor’

Damar sertliği ve tıkanıklığının oluşumunda birden fazla faktörün etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Kılıçaslan, genetik yatkınlığın yanı sıra yaşam tarzı faktörlerinin de önemli olduğunu vurguladı. Şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği ve obezitenin en büyük risk faktörleri olduğunu belirten Kılıçaslan, ayrıca sigara kullanımı, hareketsiz yaşam ve stresin de hastalığın ilerlemesini hızlandırdığını söyledi. Prof. Dr. Kılıçaslan, “Son yıllarda özellikle yaşla birlikte artan diyabet ve obezite oranı da tabloyu ağırlaştırıyor ve koroner arter hastalığına bağlı ölümlerde artışa neden oluyor” ifadelerini kullandı.

‘Erken Önlem Hayat Kurtarır’

Koroner arter hastalığına karşı alınacak önlemlerin başında yaşam tarzı değişikliklerinin geldiğini belirten Prof. Kılıçaslan, “Bu ani ortaya çıkan bir hastalık değildir. Ancak önlem alınmazsa, ölümcül bir şekilde ilerleyebilir. Erken teşhis ve düzenli takip hayati önem taşır. Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme, sigarayı bırakma ve tansiyon-kolesterol kontrolü, hastalığı önceden önlemede hayati role sahiptir” dedi.

Related Posts

Güneşten faydalanmanın altın kuralları

Kontrollü ve bilinçli şekilde güneşten faydalanmanın cilt sağlığını korumada etkili olduğunu belirten Deri ve Zührevi Hastalıkları (Dermatoloji) Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nazmi Geyik, “Doğru zamanlama, kısa süreli maruziyet ve cilt tipine uygun yaklaşım ile güneşten fayda sağlamak mümkündür” dedi.

Dermatoloji Uzmanı Nazmi Geyik: Güneşten kontrollü ve bilinçli şekilde yararlanmak önemli

Dermatoloji Uzmanı Nazmi Geyik: Güneşten kontrollü ve bilinçli şekilde yararlanmak önemli

Uzmanlar uyardı: Yaz sıcaklarında kalbinizi koruyun

Acıbadem Kayseri Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Fatih Karakaş, “Yaz günlerinde özellikle kalp sağlığı açısından dikkat etmemiz gereken durumlar var. Özellikle aşırı sıcaklar vücudun dengesini etkiler” diyerek, özellikle kalp ve tansiyon hastalarının daha dikkatli olmaları gerektiğini söyledi.

Uyurken ortaya çıkan 2 belirti löseminin ilk sinyali olabilir!

Uykuda yaşanan bazı belirtiler, yalnızca bir yorgunluk ya da geçici rahatsızlık olarak görülse de, bazen ciddi hastalıkların ilk uyarısı olabilir. Uzmanlara göre özellikle yoğun gece terlemesi ve gece ortaya çıkan kemik ağrıları, löseminin erken evredeki sessiz sinyalleri arasında yer alıyor.

Çene kemiğinizi korumak istiyorsanız bu ilaçlara dikkat!

Prof. Dr. Nuray Yılmaz Altıntaş, osteoporoz tedavisinde yaygın şekilde kullanılan bazı ilaçların ağız ve çene sağlığı üzerinde ciddi yan etkiler yaratabileceği uyarısında bulundu. Kemik erimesi tedavisi gören hastalara önemli önerilerde bulundu.

Yaz aylarında su yerine başka sıvılar tercih edilmemeli

Sıcak havalarda özellikle güneşin en tepede olduğu saatlerde dışarıda kalmaktan kaçınılması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Veysel Kıdır, “Yaz aylarında su yerine başka sıvılar tercih edilmemeli. Sulu meyveler sıvı ihtiyacına katkı sağlasa da suyun yerini tam anlamıyla tutmaz. Fazla meyve tüketimi kan şekerini yükseltebilir ve karaciğer yağlanmasına neden olabilir” dedi.